Akla gelenler-1
560 milyon yıl önce insan formunda meleksi varlıklar olmamız adına ilk tohumlarımız atıldı. Binbir özenle yaratılan ve evrendeki farklı türlerden izler taşıyan eşsiz DNA'mız henüz kavgacı, yok edici güçler tarafından bozulmamıştı. Yeryüzü "cennet" sayılabilecek birkaç gezegenden biriydi. Zaman matriksinin ya da galaksinin kütüphanesi olan gezegenimizin koruyucuları olarak tohumlanmıştık... İlerleyen zamanlarda ise; bitmek bilmeyen deneyler, bilincimize yapılan müdaheleler ve galaktik savaşlar nedeniyle, geldiğimiz nokta şimdi bu...
Daha üst boyutlara ulaşmanın tek yolu ise gerçeğe uyanmaktan geçiyor. Peki nedir bu gerçek? Ailenizden öğrendikleriniz mi? Arkadaşlarınızdan duyduklarınız mı? Ya da sistemin size yıllarca "eğitim" adı altında verdiği dogmatik bilgiler mi? Hepsine evet ama bir o kadar da hayır... Geldiğimiz bu noktada asıl uyanmamız gereken yegane gerçek, kendi yüksek benliğimizle olan kaynak bağlantımızın bizi sürükleyeceği engin ufuklardır...
Kitlesel toplum bilinci 3. boyut realitesi içersinde iyiden iyiye kirlendi, erozyona uğradı. Bu öyle bir hal aldı ki neredeyse birçoğumuz bir "ruha" sahip olduğunu bile unuttu! Orjinalimizde yer alan içimizdeki "melek esansına" tekrar geri dönmemiz gerekiyor ki kendi de yükseliş sürecine girmiş olan değerli gezegenimize bu şekilde yardım edelim. Bu yardımı daha çok savaşla ya da daha sert yıkımlarla yapamayız. Şiddet asla bir çözüm değil! Bunu gerçekleştirebilmenin tek bir yolu var, DNA'mızda saklı olan ve artık hatırlamamız gereken ÖZ'ümüz...
Hatırlayın... Geçmiş zamanlarda bu gezegenin koruyucuları olarak buraya tohumlanan saf ve masum bir türdük. Fakat o ya da bu sebeple bizim bu masumiyetimiz bazılarının iştahını kabarttı ve sonuçta "insanlık" ele geçirildi, özünden uzaklaştırıldı. Söylenen yalanların, menfaatler uğruna heba edilen hayatların, ne sebeple yaratıldığı bile artık bilinemeyen kaos ortamının haddi hesabı yok!
Öte yandan her birimiz elinde eşsiz güzellikte bir anahtar tutuyor, bizi kendi gerçeğimize ulaştıracak olan yolun tek aracı... Maskeleri, taktikleri, kompleksleri bir kenara bırakın! Dönün içinize ve gerçekte var olmanız gereken saf meleksi varlığı biraz olsun hatırlamaya çalışın. Uyanış böyle bir süreç işte... Kırpıştırarak açtığınız gözleriniz öyle muhteşem anlara şahit olacak ki asla tekrar kapatmak istemeyeceksiniz...
Daha üst boyutlara ulaşmanın tek yolu ise gerçeğe uyanmaktan geçiyor. Peki nedir bu gerçek? Ailenizden öğrendikleriniz mi? Arkadaşlarınızdan duyduklarınız mı? Ya da sistemin size yıllarca "eğitim" adı altında verdiği dogmatik bilgiler mi? Hepsine evet ama bir o kadar da hayır... Geldiğimiz bu noktada asıl uyanmamız gereken yegane gerçek, kendi yüksek benliğimizle olan kaynak bağlantımızın bizi sürükleyeceği engin ufuklardır...
Kitlesel toplum bilinci 3. boyut realitesi içersinde iyiden iyiye kirlendi, erozyona uğradı. Bu öyle bir hal aldı ki neredeyse birçoğumuz bir "ruha" sahip olduğunu bile unuttu! Orjinalimizde yer alan içimizdeki "melek esansına" tekrar geri dönmemiz gerekiyor ki kendi de yükseliş sürecine girmiş olan değerli gezegenimize bu şekilde yardım edelim. Bu yardımı daha çok savaşla ya da daha sert yıkımlarla yapamayız. Şiddet asla bir çözüm değil! Bunu gerçekleştirebilmenin tek bir yolu var, DNA'mızda saklı olan ve artık hatırlamamız gereken ÖZ'ümüz...
Hatırlayın... Geçmiş zamanlarda bu gezegenin koruyucuları olarak buraya tohumlanan saf ve masum bir türdük. Fakat o ya da bu sebeple bizim bu masumiyetimiz bazılarının iştahını kabarttı ve sonuçta "insanlık" ele geçirildi, özünden uzaklaştırıldı. Söylenen yalanların, menfaatler uğruna heba edilen hayatların, ne sebeple yaratıldığı bile artık bilinemeyen kaos ortamının haddi hesabı yok!
Öte yandan her birimiz elinde eşsiz güzellikte bir anahtar tutuyor, bizi kendi gerçeğimize ulaştıracak olan yolun tek aracı... Maskeleri, taktikleri, kompleksleri bir kenara bırakın! Dönün içinize ve gerçekte var olmanız gereken saf meleksi varlığı biraz olsun hatırlamaya çalışın. Uyanış böyle bir süreç işte... Kırpıştırarak açtığınız gözleriniz öyle muhteşem anlara şahit olacak ki asla tekrar kapatmak istemeyeceksiniz...
Comments
Post a Comment